Baharistan_{Tâhirü'l-Mevlevî'den Şukûfe-i Baharistan/Baharistan Tomurcukları}

Sanat ve edebiyatın şahdamar isimlerinden Abdurrahman Câmî'nin Baharistan'ı 500 yıldır etkisinden ve gücünden bir şey kaybetmeden kültür ve medeniyet dünyamızda bir yıldız gibi ışıltısını sürdüren eserlerden biri oldu. "Yakın dostlara hikâye, uzaktakilere ise armağan olarak" kaleme alınan eseri Câmî, sekiz cennet bahçesi olarak tasarlamış. Her bir bahçedeki, her mevsime dayanıklı ve her toprakta hayat bulan şakayıklar, iç açıcı renkleri ve kokularıyla reyhanlar, dost gönüllere dokuna dokuna edebiyatın ve sanatın iyileştirici gücünü ortaya koyuyorlar. Öyle ki eser kötü niyetli düşüncelerin dikenlerinden, kötü isteklerin çerçöpünden arındırıp insana ter ü taze düşünce alanları ve hakikate muhatap olmanın yollarını gösteriyor. Onun sadece şu sözleri bile toplumsal hayat için daima gözetilmesi ve tatbik edilmesi gereken bir kaide hükmündedir: “Fazilet ve hüner ile sürekli meşgul olursan yüksek makamlar sana yaraşır. İnsan makam ile büyük olmaz tam tersi makam insan ile büyük olur.” İnsan hallerinin her türlüsü, olan ile olması gerekenin zıtlığı, Baharistan'ın satırları arasında tefekkürün ve hikmetin eşsiz örnekleri olarak bizi karşılamakta. “Küle çıplak ayakla bas-mayan kimse muhakkak içindeki közden korkar” ve “Dostun seninle kavga etmek arzusunda ise onunla mücadele yolunu seçme; husumeti çok uzatma, barışacak bir mesafe bırak” diyen Abdurrahman Câmî'nin şaheseri Baharistan Turgay Şafak'ın yaptığı yeni ve eksiksiz bir tercümeyle yeniden okurlarımızla buluşuyor.

Bu eserde, Câmî'nin Baharistan'ına ek olarak Beyânü'l-Hakk Mecmuası'nda 17 sayı tefrika edilen Tâhirü'l-Mevlevî'nin Şukûfe-i Baharistan isimli yazı dizisi de yer almaktadır. Semâ Babuşcu'nun hazırladığı Şukûfe-i Baharistan yani Baharistan Tomurcukları ilk kez günümüz alfabesiyle okurlarımızla buluşuyor.